İnsanın hayvanlar üzerindeki tahakkümü sadece bir vicdan sorunu değil, tarihsel, ekonomik ve ideolojik bir yapı meselesidir. Türcülük, yalnızca bir algı meselesi değil; üretim ilişkileriyle, bilgiyle, ahlakla ve iktidarla örülmüş bir sistemdir. Bu sistemin sözcüklerinden,alışkanlıklarına; sofralarından, masallarına kadar her detayında hayvan haklarının ihlali vardır.
İktidar, Tahakküm ve Vegan Yeni Dünya, Marx'tan Foucault'ya, Althusser’den Lacan’a uzanan bir düşünsel hat üzerinde; kapitalizmin, patriyarkanın ve türcülüğün nasıl iç içe geçtiğini sorguluyor. Hayvanların köleleştirilmesinden çocuk kitaplarındaki masum görünümlü ideolojik kodlara kadar çok geniş bir çerçevede, hakikat illüzyonunu açığa çıkarıyor.
Bu kitap, sadece veganlara değil; etik sorumluluğu olan, dünyayı değiştirme iradesine sahip herkese bir çağrıdır. Yeni bir dünyanın mümkün olduğunu söylemekle kalmıyor; bu dünyanın hangi taşlarla örülmesi gerektiğini de gösteriyor.
Artık sadece insanın değil, tüm türlerin özgürlüğünü konuşmanın zamanı geldi.