«Bir insan bir hayvanı sevene kadar ruhunun bir bölümü uykudadır.»
Anatole France
Gelişim çağlarındaki çocuklar hayvanlarla yaşarken bir canlı ile sevgi ve güven dolu bir iletişim kurmanın olumlu etkilerini görürler. Sözlü olmayan iletişim düzeyleri, şefkat ve empati becerileri gelişir, özsaygı ve özgüven gelişimleri olumlu yönde ilerler. Çünkü hayvanlarla bir arada yaşamak sorumluluk almayı da gerektirir.
Çocuklar hayvanlarla yaşarken yardımseverliği, işbirliğini ve paylaşmayı öğrenirler, doğayla bağ kurarlar ve başka yaşamlara saygı duymayı deneyimlerler. Sadakat ve yakınlık kurma duygularını yaşarlar. Bir hayvana sabırla ve nazikçe davranmayı öğrenen çocuk, başka insanlara da bu şekilde yaklaşmayı daha kolay öğrenirler.
Bir Hayvanı Sahiplenmek
Eğer anne-baba olarak bir hayvan sahiplenmeye karar verdiyseniz, öncelikle sorumluluklar konusunda bilgi sahibi olmanız önemlidir. Bakmak istediğiniz hayvanın ne gibi ihtiyaçları olacak? Ne kadar zaman onunla ilgilenmeniz gerekecek? Evde yapılması gereken işler neler olacak? Burada ailecek bir işbölümünün önceden yapılması gereklidir. Çocuğunuza da yaşına uygun sorumluluklar verilmesi hem çocuğunuzun gelişimine katkı sağlar hem de onun hayvanlarla olan iletişimini güçlendirir. Bu, örneğin köpeğin mamasını belli bir saatte vermek ya da kedinin tuvaletini temizlemek gibi bir sorumluluk olabilir. Ama sorumluluklar çocuğunuza alıştırarak, ona öğretilerek kazandırılmalıdır. Çocuğunuzun yaşı küçükse kontrol sizde olmalı, çünkü hayvanın bakımı birincil düzeyde yetişkinlere aittir. Çocuğunuz sorumluluğunu yerine getirmediğinde ise suçlama ile karşılaşmamalıdır. Şefkatli bir yaklaşım önemlidir. Bir check-list hazırlayabilirsiniz, örneğin bir liste hazırlanabilir ve her gün istenen sorumluluğu yaptığında yanına bir tik atılabilir (ya da yaşı küçükse bir güneş resmi çizilebilir).
Hayvanlarla İletişimde Riskler
Hayvanlarla yaşarken çocuklar sıklıkla onlarla çok yakın arkadaş olurlar, bir problem oluşmaz. Ancak bazen bunun tersi durumlarla da karşılaşırız. Örneğin hayvanı rahatsız edecek şekilde davranan, onu sıkıştıran, korkutan, mesela kedinin kuyruğunu çeken, bazen onlara vuran çocuklar vardır. Bu tip durumlarda hayvanın korunması öncelikli ve önemlidir, çocuklara da sert değil ama kararlı bir tonda yaklaşılması gereklidir. Sakin ve kararlı bir ses tonuyla bunları yapmasının yasak olduğu çocuğa söylenmeli, hayvanın bu davranışlardan korktuğu/incindiği/sıkıldığı anlatılmalı ve nasıl şefkatli bir şekilde hayvana yaklaşılacağı ile ilgili davranışlarla örnek olunmalıdır.
Çocukların hayvanlara zarar verme davranışı meraktan, akran baskısı yüzünden, gergin olduğundan (rahatlamak istediği için), şiddete tanık olduğu için, aşırı disiplinden kaynaklanıyor olabilir. Bazen hayvanlardan korkan çocuklar da onlara şiddet gösterme eğiliminde olurlar. Bu şiddet davranışı yapılan uyarılara rağmen devam ediyorsa mutlaka uzman yardımı alınmalıdır.
Maalesef hayvanların esaret altında olduğu ve kötü muameleye maruz kaldıkları hayvanat bahçeleri, sirkler ve yunus parkları çocukların gerçek hayvan sevgisini öğrenebilecekleri yerler değildir. Bu nedenle çocuğunuzu bu yerlere götürmekten ziyade hayvanlarla bir arada yaşayarak, onlarla bağ kurmasına izin vererek gerçek şefkat ve empati duygularını deneyimlemesine fırsat vererek yaşamını zenginleştirebilirsiniz. Eğer evinizde/bahçenizde hayvan beslemiyorsanız ya da beslemek istemiyorsanız çocuklarınızın sokakta yaşayan canlılarla iletişim kurmasını da sağlayabilirsiniz. Yanınızda ellerinizi hemen steril eden eczanelerde satılan sıvılardan bulundurmanız yeterli. Örneğin sakin görünümlü, yumuşak huylu kedi ya da köpeklere önce siz yaklaşmayı deneyin, biraz sevdikten ve emin olduktan sonra çocuğunuzun onu sevmesine izin verin. Eğer dokunmasını istemiyorsanız ona düzenli bir şekilde mama vermesi de sevgi göstermesi ve onlarla bir bağ kurması demektir. Aynı şekilde birlikte onları gözlemlemeniz, davranışlarını izlemeniz de çocuğunuzla birlikte sizi hayvanlara yaklaştırır. Sadece kedi ve köpekler değil, yaşadığınız yere bağlı olarak, kuşlar, kirpiler, kaplumbağalar her cins hayvanla sevgi yoluyla kurulan bağ sizi ve dünyayı güzelleştirir, çocuğunuzun da daha pozitif duygularla büyümesine yardımcı olur.